(Her ilmikte bir söz, her motifte bir kök, her halıda bir yaşam saklıdır.)
Anadolu’da bir halıya sadece bakılmaz, dinlenir. Çünkü her dokuma, bir hikâyedir: doğanın renkleriyle, kadının eliyle, zamanın sabrıyla yazılmış bir metin gibidir.
Anadolu dokuma halısı, sadece bir zemin örtüsü değil; bir halkın duygusunu, inancını, estetiğini ve yaşama biçimini taşır. Perveran, bu köklü zanaatten aldığı ilhamı bugünün yalın estetiğiyle birleştirerek yaşatır.
Bu yazıda, Anadolu halıcılığının kültürel değerini, üretim sürecini ve modern dünyada neden hâlâ eşsiz olduğunuanlatıyoruz.
Anadolu halıları, geleneksel tezgâhlarda el ile dokunan, genellikle yün ve doğal boyalarla üretilen, motiflerinde ise bölgesel kimlikler taşıyan zemin örtüleridir.
Her halı, bir ustanın ellerinde aylar, bazen yıllar süren bir yolculuğun ürünüdür.
Anadolu halılarında her motif bir duygunun ya da niyetin temsilidir:
Bir halı sadece desen değildir; yaşamın dokunmuş biçimidir.
Anadolu’da bir kızın çeyizindeki halı, onun sabırla işlediği kimliğiydi.
Perveran, Anadolu halıcılığından ilhamla;
Çünkü Perveran için halı, ayak altına serilen değil, değer verilen bir bellek parçasıdır.
Bir Anadolu halısı, sadece yün, boya ve düğümden ibaret değildir. O, bir ustanın sessiz anlatısı, bir annenin duası, bir kültürün kendini sakladığı dokudur.
Bugün bile bir odaya serildiğinde sadece ısıtmaz; anlam katar, kök verir. Perveran da her üretiminde bu köklerin izini sürer.