Her ilmekte sabır, her desenin altında bir Anadolu sesi var.
İğne oyası, sadece bir süsleme tekniği değildir. Anadolu’nun kadınları için bir dil, bir duygu aktarımı, bir hafıza biçimidir. Basma kumaşlar ise gündelik yaşamın en tanıdık yüzü — renkli, mütevazı ve sıcacık… Bu iki gelenek bir araya geldiğinde ortaya çıkan şey, yalnızca bir masa aksesuarı değil; zamandan kopmayan, anlam taşıyan bir obje olur: iğne oyalı basma peçeteler.
Perveran’ın sofra kültürüne kattığı bu incelikli parça, hem estetik hem kültürel bir derinlik sunar.
Basma, Anadolu’nun yüzyıllardır kullandığı, pamuklu ve desenli bir kumaştır.
İğne oyası ise bu basit kumaşa anlam katar.
İkisi bir araya geldiğinde; masa örtüsü değil, bir anlatı yüzeyi oluşur.
Bu peçeteler, sadece silmek için değil; sofrada bir anlam alanı yaratmak için vardır.
Perveran, bu ürünü klasik biçimiyle değil, çağdaş sofra kültürüyle uyumlu bir şekilde yeniden kurgular:
Böylece basma, gelenekten gelen ama bugünü bilen bir forma dönüşür.
Basma kumaştan yapılan iğne oyalı peçeteler, sofrada bir kök duygusu yaratır. Onlar yalnızca masa dekoru değildir; zamanın içinden süzülerek gelen bir estetik anlayışının taşıyıcılarıdır.
Perveran ile birlikte bu parçalar, geçmişin duygusunu bugünün zarafetiyle buluşturur. Bir peçeteyle, sofranıza bir hikâye konuk olur.