(Zanaatin günümüzdeki yeri, Perveran’ın tasarım yaklaşımı ve kültürle estetiğin kesişimi)
Bazı şeyler hiç eskimez. Elin iziyle şekillenen bir seramik, sabırla oyulmuş bir ahşap desen, dokunan bir motif... Çünkü bu formlar sadece görünüşten ibaret değildir; içlerinde zaman, emek, hafıza taşır. Günümüz tasarımı artık hızla değil, kökle derinleşerek ilerliyor. Perveran da bu yolda ilerliyor: gelenekten ilham alıyor, bugünün estetik anlayışıyla buluşturuyor.
Bu yazıda, geleneksel üretim tekniklerinin nasıl modern objelere dönüştüğünü, zanaatla tasarımın nasıl birlikte var olduğunu ve Perveran’ın neden “köklü olan yenidir” dediğini anlatıyoruz.
Geleneksel teknikler, sadece bir üretim biçimi değil; bir topluluğun belleğidir.
Bu teknikler birer kültürel aktarım dilidir. Yavaş, sessiz ve dirençlidir.
Bir tabak düşünün…
Perveran bu farkı yüceltir: Objeye mükemmellik değil, yaşanmışlık katmak.
Perveran, geleneksel teknikleri bugünün sadeliğiyle buluşturur.
Bu üretim biçimi; eskiye bağlı, geleceğe açık bir tasarım anlayışıdır.
Perveran için gelenek, sadece ilham değil; üretim kararlarını etkileyen bir bilinçtir. Kök salmak, yüzeyde kalmamaktır. Modern objeye ruh katmak için, onun geçmişle bağ kurması gerekir. Ve ancak bu bağ varsa, bir obje sadece güzel değil; anlamlı ve kalıcı olur.